Selanik Tarihi :
Kent M.Ö. 315 yılında Makedonya kralı Cassander
tarafından bugünkü Thermi'de kurulmuştur. Makedonya Krallığının
özerk bir bölümüydü. Makedonya Krallığı'nın Yıkılmasından
sonra, şehir M.Ö. 168 yılında Roma Cumhuriyeti'nin egemenliği
altına girmiştir. Egnatia Yolu üzerinde bulunan şehir, ve Asya
arası ticarette önemli bir merkez haline gelmiştir. Şehrin
Ekonomik önemi 12. yüzyıla kadar devam etmiştir. Şehir 1204
yılında, başkent Konstantinopolis dördüncü haçlı seferi
sırasında işgal edilince Bizans'ın elinden çıkmıştır.
Selanik ve çevresi kurulan Latin İmparatorluğu'nun en büyük
tımar bölgesi durumuna gelmiştir. Şehir 1246 yılında Bizans
tarafından tekrar geri alınmıştır.
Osmanlı dönemi :
Selanik 1430 tarihinde padişah 2.Murat'ın yönettiği
bir Osmanlı ordusu tarafından fethedildi. 15.yüzyıl boyunca kente
Anadolu'dan getirilen çok sayıda Türk yerleşti. 1492 yılında
Osmanlılar İspanya'dan kovulan Sefarad Yahudilere kapılarını
açtıklarında Selanik Yahudilerin yerleşmek için en fazla tercih
ettikleri şehir oldu. Selanik 500 yıla yakın bir süre boyunca bir
Osmanlı şehri olarak kaldı. Çeşit çeşit Hristiyan, Yahudi ve
Müslüman toplumların hep birlikte uyum içinde yaşadığı önemli
bir kültür ve ekonomi merkezi haline geldi.
Selanik'teki üç ana etnik grup olan Türk, Yunan ve
Yahudilerin nüfus değişimleri. (1500-1950)
17.yüzyılda Sabetay Sevi tarafında
başlatılan Sabetayizm hareketi Selanik'teki Yahudiler arasında çok
rağbet buldu. Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal
Atatürk 1881 yılında Selanik'te doğdu.
2.Abdülhamit
devrinde Selanik,Osmanlı Devleti’nin diğer yerlerine kıyasla,
birçok bakımdan gelişmeler kaydetti. Bu dönemde şehir Osmanlı
Avrupası’nın İstanbul’dan sonra en büyük şehri olup,
Avrupa’nın büyük şehirleriyle rekabet edebilecek gelişmeler
göstermekteydi. 1880’lerden itibaren ise zengin Yahudi ve Rumların
villalarından oluşan bakımlı bir şehir doğmaya ve doğuya doğru
genişlemeye başladı.
Kısa bir süre içinde camilerin minareleri
yıkıldı. Bazı cami ve sinagoglar kiliseye çevrildi. Eski Osmanlı
evleri bakımsızlıktan yok oldu. Kentin geçmişiyle bağlantısı
kesilerek bir Avrupa şehri haline getirildi.
Bahçe Çiftlik (1909)
Jöntürk hareketi
büyük ölçüde Selanik'te gelişti. Osmanlı padişahı
2.Abdülhamit tahttan indirildikten sonra 1909 yılında Selanik'e
sürgüne gönderildi. Fakat Selanik 3 yıl sonra Balkan Savaşları
sırasında Yunanlıların eline geçince İstanbul'a geri
gönderilmek zorunda kaldı.
Osmanlı Devleti'nin İstanbul'dan sonra 2. büyük
kenti olan Selanik, Balkan Savaşları sırasında, 9 Kasım
1912'de merkezden destek alamayan ve panik içinde dağılan Osmanlı
Ordusu'nun direnişinin mümkün olmayacağını düşünen garnizon
komutanı Tahsin Paşa Yunan Ordusu'na hiç bir direniş göstermeden
şehri teslim etmiştir. Şehirde bulunan 25.000 kişilik Osmanlı
Ordusu'nun direniş göstermeden teslim olması halkta büyük bir
şaşkınlık ve panik ortaya çıkarmış ve binlerce Müslüman
Osmanlı vatandaşı Yunanlılar tarafından katledilmiştir.
1800'lü yılların sonları ve 1900'lü
yılların başlarında Selanik şehrinin etnik yapısı:
Yıl | Toplam nüfus | Yahudiler | Türkler | Yunanlılar | Bulgarlar | Romanlar | Diğer gruplar |
---|---|---|---|---|---|---|---|
1890 |
118.000
|
55.000
|
26.000
|
16.000
|
10.000
|
2.500
|
8.500
|
1913 |
157.889
|
61.439
|
45.889
|
39.956
|
6.263
|
2.721
|
1.621
|
Yunanistan dönemi :
09 kasım 1912'de Balkan Savaşları sonunda 25.000 kişilik Osmanlı Ordusunun direniş göstermeksizin teslim olması neticesinde şehir Yunanistan yönetimine geçti. Osmanlı orduları, şehri Yunan çetelerine savaşmadan, ancak şehirdeki Türklerin can güvenliğinin sağlanması ve Tütün Reji imtiyazının devamı koşuluyla bıraktılar. Osmanlı Ordusu'nun Selanik'te bulunan kuvvetleri de silahlarını Yunan çetelerine teslim ettiler. Ancak Yunan çeteleri şehri teslim aldıkları günün gecesi kentte yaşayan pekçok Türkü, aralarında Osmanlı askerleri de bulunmak üzere katletmişlerdir. Şehrin simgesi olan Osmanlıların inşa ettiği Beyaz Kule sembolik bir vaftiz işleminden geçerek beyaza boyandı. O günden beri Beyaz Kule adıyla anılan bu yapının beyaz boyaları zamanla aşınıma uğradı ve eski rengini tekrar kazandı.
1917 yılında çıkan büyük bir yangın şehrin
Türk bölgesini neredeyse tamamen yok etti. 1924 nüfus
mübadelesi sonunda şehirde geride kalan bütün Türkler
Türkiye'ye göç etmek zorunda bırakıldı ve Anadolu'dan gelen Rum
göçmenler giden Türklerin yerini aldı. Kısa bir süre içinde
şehrin nüfus yapısı tamamen değişti. Yunanlılar Selanik'te
azınlıktayken kısa bir süre içinde ezici bir çoğunluk haline
geldiler. Böylece Selanik'in Osmanlı-Türk kültüründe oynadığı
rol son bulmuş oldu. Atatürk 10.Yıl Nutku'nda "Keşke
Selanik'i de misak-ı milli sınırları içerisine alabilseydik"
diyerek kentin Türkler için önemini vurgulamıştır.
Selanik'te Osmanlı döneminden kalma bir sokak
2.Dünya Savaşında neredeyse tüm Sefarad
Yahudi cemaati (50.000 kişi) Alman Nazi işgalcileri tarafından
Nazi toplama kamplarına yollanıp öldürüldü. Böylece Osmanlıdan
kalma son eski ve köklü bir cemaat yok edilmiş oldu.
Altın kapı (Vardar cad.,
1867)
Alattini Köşkü (Sürgün
edilen 2.Abdülhamit'in kaldığı köşk)
Atatürk'ün
doğduğu ev
Selanik, Büyük İskender'in üvey kız kardeşi tarafından adı aldı. Onun adı Thessaloniki (Θεσσαλονικη)
YanıtlaSil